Köpek yerken havlamaz, çünkü yiyeceği kaçar.
Bu Kadarı Seni Taşır.
Sasani hükümdarlarından Ardşir Babegân, doktoruna, “Bir günde ne kadar yemek yemeli?” diye sordu. Doktoru:
“Üç yüz gram kadar yeter,” dedi.
Babegân:
“Bu kadarcık şey insana ne kuvvet verir ki?” diye bunu az bulunca, doktor şu karşılığı verdi:
“Bu kadarı seni taşır. Bundan fazla olursa sen onu taşırsın.”
Yemin ederim ki ağzıma koyduğum her lokmanın benim en büyük düşmanım olduğunu daima düşünmüşümdür.
Peygamber Hânesine Benzemek
Hz. Mevlâna, evlerinde yiyecek olarak hiçbir şey kalmadığını söyleyen hanımına tekrar tekrar sormuş:
“Gerçekten hiçbir şey kalmadı mı?”
“Evet,” demiş eşi. “Hiç yiyeceğimiz kalmadı.”
O yoklukta tükenmez hazinelerin sahibini bulan Mevlâna, ellerini kaldırıp:
“Allah’ım sana hamd-ü senâlar olsun,” diye şükretmiş. “Evim, Peygamber hanesine benzedi.”
Ne kadar zengin olsan yiyebileceğin kadar yersin. Denize testiyi daldırsan alabileceği kadar alır, gerisi kalır.
Pilavın Üstüne Et!
Bir gün, Necip Fazıl hoşlanmadığı birisiyle yemek yemek zorunda kalmış. Yemek için bir lokantaya gidip, bir masaya oturmuşlar.
Garson siparişleri almak üzere masalarına gelip:
– Hoş geldiniz efendim, ne alırsınız, ne arzu etmiştiniz? diye sorar.
Necip Fazıl’ın yanında yemeğe gelen adam siparişini verir:
– Pilavın üstüne et!
Bunun üzerine garson Necip Fazıl dönerek siparişini sorar; Üstad da şöyle der:
– Benim, pilavın üstüne et-me!